Burada şuursuzca kameraya mı gülümsüyorum ? Evet mi ? Peki ya Dünya'ya hemen gönderilme öncesinde 7 Temmuz 89 saat 12.30 un hemen öncesinde uğurlarken beni buraya Allah , bana, bize : "Daima yanındayım,unutma beni , daima an" dediği anda ki benim o anlık ruhsal tebessümümün bir göstergesi olmasın bu fotoğraf ? Allah'la gelmeden son bir sözleşme anının hemen sonrasında bende bıraktığı gülümseme. Biliyorum , bendesin güveni ve rahatlığı timsali bir gülümseme...Olmasın sakın? Valla olabilir, neden olmasın ? Ve Allah'ımıza gelsin : Zaman neşelidir / Biz ikimiz vuslata erince / Sen ve ben / İki ayrı suretiz / Fakat tek bir can / Sen ve ben / Sen ve benden kayıtsız / Aynı neşenin sevinci.
26 Mart 2020 Perşembe
Blogumla Konuşursam
Sana bakınca kendimi görüyorum. İyi biri olma gayretinde ses veren , çığıran biri ? Yo çığıran değil, kendi küçük dünyasında, mütevazı bir edada dolanan , kimse okumasa da ( kardeşim hariç, sağ olsun:) ) yazdıklarıyla kendi kendisini okumasına imkan sağlayan , ben kimim derdi olursa aha aç oku sen bunlarsın diyecek olan biri. Sen benim sesimsin az da olsa sesi , anlam arayışımın şarkılı, sözlü görselisin. Hocamın sözleri, ailemin sevgisi , kendi iç alemimin tezahürüsün. Hiç izimizin kalmayacağı, hem çok anlamlı hem çok anlamsız bu boş dünyanın içinde bana açılan bir evsin. Yazı odalarından oluşan bu evde çok az misafirimiz olması yanında her zaman olduğu gibi yalnızız. Ama unutma. Doğrudan fani insanlarla paylaşılmasa da bu mecra , çok daha büyük ve tek olan bir okuyucumuz daha var ki O da Allahımız. Belki bir gün kardeşim ya da tanınmadık bir dost aracılığıyla bir mesaj bırakır kim bilir ?
Sor içtenlikle
Bazen bazı şeyler çok şeye değil; bir sorucukta gizlidir. İçtenlikle bir nasılsın, nasıl oldun demek rahatlatır insanı. Hâl hatır sormak demek , kendinden önce başkasını öne almak demektir bir nevi. Bu da kişiyi samimi , insani kılan şeydir zaten. O ve ben değil; biz oluveririz âdeta. Hayat işte böylece güzelleşmeye başlar. O halde bu şarkı , kendi kadar başkasını da düşünüp bir nasılsın demeyi esirgemeyen, bunu da sosyal zekanın daimî alışkanlık dışavurumu şeklinde değil de ; hakikaten nasılsın ya sesin durgun geliyor minvalinde soran o güzelim insanlara gelsin . Seviliyorsunuz, naçizane. 💗
22 Mart 2020 Pazar
Neden mi Korona ?
Ramazan ayının son on gününde yapılan itikaftan tutunda , mürşidin talebiyle gerçekleşen halvet süreçlerine benzer şekilde dolaylı olarak bir itikafa girmedik mi sizce de ? Çok mu sosyalleşip, özümüzü çok mu arkaya atmıştık acaba ? Sırada biraz kendimizle yüzleşmek bu sebeple evlere kapanmak mı gerekiyordu ? Neden mi kapanma? Kişinin özüne dönmesi için yalnızlasmasi beklenir. Aşırı Dünya'ya dalmışlığından bir çıkması, yaratıcıyla başbaşa, bir olması beklenir. Nitekim Allah en çok yalnızlarla konuşur. Sesini en çok o yalnızlık anında duyurur. Bütün bir psikaytrik vakaların , çöküş yaşayanların bu yalnızlık sonrası Allah adını sıkça zikretmesi tesadüf müdür? Kendini göstermek için Allah , kişiyi Dünyadan izole eder. Şimdi yoksa biz hep birlikte farkında olmadan Allah'la bir buluşma mı yaşıyoruz ya da yaşayacağız ? Bu kadar basit mi yani ? Tabii ki değil . Ama kim bilebilir ki şu an bir yerlerde bu vesilyele kendiyle yüzleşen , yaratıcısıyla irtibata geçen insanlar olmadığını ? Korona kötü bir ölümcül salgın değil , bize bizi hatırlatan , silkeleyen , değer bilin diye çığıran bir haberci adeta. Bu haberciye ölüm korkusuyla yaklaşmak yazık etmek olur. Nitekim ayette belirtildiği üzere ölümün dakikası değişmez ve daima anını bekler. Yani korkmak değiştirmeye gebe değil. Biz bize verilenle, farkında olmadıklarımıza uyanalım inşallah. Neye mi mesela ? Ölüm fikri, sevdiklerin önemini hatırlattı. Aile , dost kimdi ne kadar hatırlıyorduk ? Yaratıcının muazzamlığı ve neler yapabileceğine dair fikir edindik ve bir kez daha saygı duyduk . Belkide gaflete düşüp unutmuştuk, hatırladık.
Yerini beğenmeyenler için felaketin her yerde her an hazır olabileceğini öğrendik. Dünya da nereye gidersen git ,seni arayan seni bulacaktır dedik . Sağlığın değerini bi kez daha anladık,şükrümüz arttı.
Her gün sıradan yaptığımız şeylerin değerini bir kez daha anladık. Gökyüzünün , birlikte ibadet etmenin , rahatça gezmenin ...
En güzeli de yaşamanın değerini anlamak sanırım hâlâ nefes alıyor olmanın önemini ...
Allah'tan gelen bir şeyin kötü olamayacağı öğretildi bize. Ee ölümler ? Ölüm daima vardı. Yine olacak. Meselemiz Allah'ımızla olmakta ve O'na güvenerek bu zor günlerin tatlılıkla atlatılabileceğini bilmekte bence. İnsan daima bir şeylere anlam yüklemek gayretkeşliğiyle varolagelmiştir. Anlam yüklemek fıtratımızda var. Şurası da çok önemli Allah'ın hikmetleri de var. Yani anlam yüklemek boşa bir gayret değil. Yeter ki olumlu düşünelim ve ümidimizi kesmeyelim. Daima Allah'la, sevgiler.
Yerini beğenmeyenler için felaketin her yerde her an hazır olabileceğini öğrendik. Dünya da nereye gidersen git ,seni arayan seni bulacaktır dedik . Sağlığın değerini bi kez daha anladık,şükrümüz arttı.
Her gün sıradan yaptığımız şeylerin değerini bir kez daha anladık. Gökyüzünün , birlikte ibadet etmenin , rahatça gezmenin ...
En güzeli de yaşamanın değerini anlamak sanırım hâlâ nefes alıyor olmanın önemini ...
Allah'tan gelen bir şeyin kötü olamayacağı öğretildi bize. Ee ölümler ? Ölüm daima vardı. Yine olacak. Meselemiz Allah'ımızla olmakta ve O'na güvenerek bu zor günlerin tatlılıkla atlatılabileceğini bilmekte bence. İnsan daima bir şeylere anlam yüklemek gayretkeşliğiyle varolagelmiştir. Anlam yüklemek fıtratımızda var. Şurası da çok önemli Allah'ın hikmetleri de var. Yani anlam yüklemek boşa bir gayret değil. Yeter ki olumlu düşünelim ve ümidimizi kesmeyelim. Daima Allah'la, sevgiler.
14 Mart 2020 Cumartesi
Gözleri Aşkla Gülen
Bismillah ... Her işin sonu ve başı daima dairesel bir takip ... Sonsuza dek Allah... Sonsuzluğun kısıtlaması bir yana sonsuzluğun ötesinde... Hep Allah.
Hocamın tecellisinde, ben bir hiçim derken ki kendini yok sayışıyla ve esasen bütün vücut varoluşuyla... Bu fotoğrafta ki gibi daima hocamın yanında,Onun gölgesinde olmak niyazıyla...Amin.
Baharın gelişiyle açan çiçeklerde ki tazelik ve ferahlık peki... Sevgi kokan o dallar... Ah ne güzel ne güzel seni sevmek...
Gökyüzünün sonsuzluğu, denizin huzurunda, annemin, Zeynepçiğimin gülümseyişinde ,Larimin masumluğunda aslında yok denen ama tecellisiyle insanı mest eden bütün bu zuhurlara ne demeli? Ah ne güzel ne güzel seni sevmek...
Larim
Meşkure annemin sadakatine,teslimiyetine, Cemalnur Hocamın yok oluşuna ve aşkına tüm bunlara tüm bunlara ne denir ? Ah ne güzel ne güzel seni sevmek...