29 Aralık 2020 Salı

Hiç.

 Ben zaten bi adam tarafından kurtarılmayı hiç beklememiştim. Hani yaşanmış bi hikaye var. Kızın biri anoreksiya olur ve içinden gelen o yeme yememelisin sesine  kayıtsız kalamaz ve yemeği keser ve ölümüne zayıflar.  Ve fakat o da ne ? Bi adam , kurtarıcı prens ile tanışır ve şifasını bulur çünkü aşık olmuştur . Allah 'ın merhameti ve yardımı o genç delikanlı ile yetişmiştir.  Benim hikayemin böyle olamayacağını bastan biliyordum,  nerdeyse. 

Özel oluşumdan mı , tabii ki hayır .  İnsanın acizliği bu kadar aşikârken ne medet  umması yaşanabilirdi ki ? 

Mfö den gelsin o vakit,  yalnızlık ömür boyu. 

( Allah eşlik ediyorsa o yalnızlığa,  hiç bir zamanda yalnız değiliz aslında) 


7 Eylül 2020 Pazartesi

Ah(Allah), diye başladı şarkısı ömrümün


 Kendi bedenimin esareti içinde..

Çıksam, gezsem, görsem ne fayda !

İçerde, hep içerde, daima içerde...

Tutuluyorum zindan gibi bu bedende.

En fenası beden kayıtları içinde

Çıkamadım bu işin içinden.


Kendi fikrim içinde kaybolup,

İsmin cevherini yok ediyorsun.

Allah'ın dilediğini yapabilecekken,

Kendi kendini zincirliyorsun.

Yazık ! 

10 Mayıs 2020 Pazar

Hasret Güzel , Kavuşmak Değil

Hani deriz ya yol güzel,  varmak değil diye işte o misal. Beklemekte , hasrette ; kavuşacak olmanın bir heyecanı, bir güzelliği vardır. Kişiyi farkında olmadan yüceltirsin çünkü hayallerle süslersin. O yanyana gelmede ki sıkıcılık , karşındakinin de bir nefs kimliği olduğu gerçeğiyle yüzleşmezsin. Hayallerin çoktan o kişiyi süslemiştir çünkü ve hasret hepten körüklemiştir bu hayali kişiliği.  Gerçek, kavuşunca, ilk heyecan sonrası, bilindik ifadelere,  rutin konuşmalara dönüşür.  Ve bum !  Hasrete hasret duyarsın adeta , zihnindeki hayali özlersin.  Ve hiç bir şey rüyalarda ki ve hayallerindeki  gibi olamaz . Dünya'ydı burası ve hepimizin üzerine sinmişti. 
  Allah peki ya öyle mi ? Her an yeni bir şanda , doymak bilinmeyen bir hazza teşne , hasreti güzel,  kavuşması ayrı güzel.  Allah daima güzel.  Dünya ' yi çekilesi kılan güzel Allah'ımız ...  Çok çok güzel ❤❤❤

26 Mart 2020 Perşembe

Zaman Neşelidir Çünkü Sen Varsın



Burada şuursuzca kameraya mı gülümsüyorum ? Evet mi ? Peki ya Dünya'ya hemen gönderilme öncesinde 7 Temmuz 89 saat 12.30 un hemen öncesinde uğurlarken beni buraya Allah , bana, bize :  "Daima yanındayım,unutma beni , daima an" dediği anda ki benim o anlık ruhsal tebessümümün bir göstergesi olmasın bu fotoğraf ?   Allah'la gelmeden son bir sözleşme anının hemen sonrasında bende bıraktığı gülümseme.  Biliyorum , bendesin güveni ve rahatlığı timsali bir gülümseme...Olmasın sakın? Valla olabilir, neden olmasın ? Ve Allah'ımıza gelsin :   Zaman neşelidir / Biz ikimiz vuslata erince / Sen ve ben / İki ayrı suretiz / Fakat tek bir can / Sen ve ben / Sen ve benden kayıtsız / Aynı neşenin sevinci.

Blogumla Konuşursam

Sana bakınca kendimi görüyorum.  İyi biri olma gayretinde ses veren , çığıran biri ? Yo çığıran değil,  kendi küçük dünyasında,  mütevazı bir edada dolanan , kimse okumasa da ( kardeşim hariç,  sağ olsun:) ) yazdıklarıyla kendi kendisini okumasına imkan sağlayan , ben kimim derdi olursa aha aç oku sen bunlarsın diyecek olan biri. Sen benim sesimsin az da olsa sesi , anlam arayışımın şarkılı,  sözlü görselisin.  Hocamın sözleri,  ailemin sevgisi , kendi iç alemimin tezahürüsün. Hiç izimizin kalmayacağı,  hem çok anlamlı hem çok anlamsız bu boş dünyanın içinde bana açılan bir evsin. Yazı odalarından oluşan bu evde çok az misafirimiz olması yanında  her zaman olduğu gibi yalnızız.  Ama unutma.  Doğrudan fani insanlarla paylaşılmasa da bu mecra , çok daha büyük ve tek olan bir okuyucumuz daha var ki O da Allahımız. Belki bir gün kardeşim ya da tanınmadık bir dost aracılığıyla bir mesaj bırakır kim bilir ?

Sor içtenlikle



Bazen bazı şeyler çok şeye değil; bir sorucukta gizlidir. İçtenlikle bir nasılsın,  nasıl oldun demek rahatlatır insanı.  Hâl hatır sormak demek , kendinden önce başkasını öne almak demektir bir nevi. Bu da kişiyi samimi , insani kılan şeydir zaten. O ve ben değil;  biz oluveririz âdeta. Hayat işte böylece güzelleşmeye başlar.  O halde bu şarkı , kendi kadar başkasını da düşünüp bir nasılsın demeyi esirgemeyen,  bunu da sosyal zekanın daimî alışkanlık dışavurumu şeklinde değil de ; hakikaten nasılsın ya sesin durgun geliyor minvalinde soran o güzelim insanlara gelsin . Seviliyorsunuz, naçizane. 💗 

22 Mart 2020 Pazar

Neden mi Korona ?

Ramazan ayının son on gününde yapılan itikaftan tutunda , mürşidin talebiyle gerçekleşen halvet süreçlerine benzer şekilde dolaylı olarak bir itikafa girmedik mi sizce de ? Çok mu sosyalleşip, özümüzü çok mu arkaya atmıştık acaba ? Sırada biraz kendimizle yüzleşmek bu sebeple evlere kapanmak mı gerekiyordu ? Neden mi kapanma? Kişinin özüne dönmesi için yalnızlasmasi beklenir. Aşırı Dünya'ya dalmışlığından bir çıkması, yaratıcıyla başbaşa, bir olması beklenir. Nitekim Allah en çok yalnızlarla konuşur. Sesini en çok o yalnızlık anında duyurur. Bütün bir psikaytrik vakaların , çöküş yaşayanların bu yalnızlık sonrası Allah adını sıkça zikretmesi tesadüf müdür?  Kendini göstermek için Allah , kişiyi Dünyadan izole eder. Şimdi yoksa biz hep birlikte farkında olmadan Allah'la bir buluşma mı yaşıyoruz ya da yaşayacağız ? Bu kadar basit mi yani ? Tabii ki değil . Ama kim bilebilir ki şu an bir yerlerde bu vesilyele kendiyle yüzleşen , yaratıcısıyla irtibata geçen insanlar olmadığını ? Korona kötü bir ölümcül salgın değil , bize bizi hatırlatan , silkeleyen , değer bilin diye çığıran bir haberci adeta. Bu haberciye ölüm korkusuyla yaklaşmak yazık etmek olur. Nitekim ayette belirtildiği üzere ölümün dakikası değişmez ve daima anını bekler. Yani korkmak değiştirmeye gebe değil. Biz bize verilenle, farkında olmadıklarımıza uyanalım inşallah. Neye mi mesela ?  Ölüm fikri, sevdiklerin önemini hatırlattı.  Aile , dost kimdi ne kadar hatırlıyorduk ? Yaratıcının muazzamlığı ve neler yapabileceğine dair fikir edindik ve bir kez daha saygı duyduk . Belkide gaflete düşüp unutmuştuk, hatırladık.
Yerini beğenmeyenler için felaketin her yerde her an hazır olabileceğini öğrendik.  Dünya da nereye gidersen git ,seni arayan seni bulacaktır dedik . Sağlığın değerini bi kez daha anladık,şükrümüz arttı.
 Her gün sıradan yaptığımız şeylerin değerini bir kez daha anladık.  Gökyüzünün , birlikte ibadet etmenin , rahatça gezmenin ...
En güzeli de yaşamanın değerini anlamak sanırım hâlâ nefes alıyor olmanın önemini ...

Allah'tan gelen bir şeyin kötü olamayacağı öğretildi bize. Ee ölümler ? Ölüm daima vardı. Yine olacak. Meselemiz Allah'ımızla olmakta ve O'na güvenerek bu zor günlerin tatlılıkla atlatılabileceğini bilmekte bence.  İnsan daima bir şeylere anlam yüklemek gayretkeşliğiyle varolagelmiştir. Anlam yüklemek fıtratımızda var. Şurası da çok önemli Allah'ın hikmetleri de var. Yani anlam yüklemek boşa bir gayret değil. Yeter ki olumlu düşünelim ve ümidimizi kesmeyelim. Daima Allah'la, sevgiler.

14 Mart 2020 Cumartesi

Gözleri Aşkla Gülen


Bismillah ... Her işin sonu ve başı daima dairesel bir takip ... Sonsuza dek Allah... Sonsuzluğun kısıtlaması bir yana sonsuzluğun ötesinde...  Hep Allah.

Hocamın tecellisinde, ben bir hiçim derken ki kendini yok sayışıyla ve esasen bütün vücut varoluşuyla... Bu fotoğrafta ki gibi daima hocamın yanında,Onun gölgesinde olmak niyazıyla...Amin.

Baharın gelişiyle açan çiçeklerde ki tazelik ve ferahlık peki... Sevgi kokan o dallar... Ah ne güzel ne güzel seni sevmek...

Gökyüzünün sonsuzluğu, denizin huzurunda, annemin, Zeynepçiğimin gülümseyişinde ,Larimin masumluğunda aslında yok denen ama tecellisiyle insanı mest eden bütün bu zuhurlara ne demeli? Ah ne güzel ne güzel seni sevmek...

                                                                         Larim

Meşkure annemin sadakatine,teslimiyetine, Cemalnur Hocamın yok oluşuna ve aşkına tüm bunlara tüm bunlara ne denir ?  Ah ne güzel ne güzel seni sevmek...

Allah'ımıza ...


8 Şubat 2020 Cumartesi

Monolog - Diyalog

Rabia rahatına düşkün konforperest bir genç kadın.  Allah Allah demekte fakat Allah' ın ona gelmesini beklemekteydi. Hâşâ.  Deli değil Allah gelecekti ne demekti ? Zavallım öyle bir düşüncede olduğunun bile farkında değildi.  Kendi iç dünyasına gömülmüş.. Ne haber ne siyaset ne ölümler hiiiiiiçç onu iç aleminden alamazdı.  Allah vardı ya ilgilenir derdi tasa etmezdi . Siyaseti hele hiç sevmezdi.  Zorlamaktan haz etmezdi hiçte gelemezdi ama n'apsın araba kullansın isteniyordu.  E o da zorlayacaktı.  Hayat bazen de zorla güzellik olur minvalindeydi.  Bunu anlıyordu.  Neyse ki :) Yakınları Rabiş derdi . Rabia' nin buna takıldığı yoktu ki sevgi sözcüklerine bayılırdı esasen . Aslında  Rabia cok tatlı biriydi sadece rahatına düşkündü.  Hangimiz değiliz ki diyordu.  Peki ya hocasına Kenan Er Rifai ' ye ne diyecekti.  Uyku güzel, yemekler çok güzel, rahatlık pek güzel.  Çıkamıyorum bu Dünyadan hocam mi diyecekti ? Desin hele bir bakalım.  Nasılsa çıkarırlar vakti gelince.  Inşallah, Inşallah ! 

-Rabia birazda sana söz verelim . Ne dersin bu hale ?
Peygamberimin(sav) nasihati var : Ölümü unutma. Kilomu , az gayretkeş oluşumu , rahata düşkünlüğümü, sigara içişimi dert edemiyorum.  Artık. Bir süredir bunlarla yaşıyorum ve bitirmeye hazır olana kadar yaşayacağım . Tasaya düşerek ne diye Allah ımın mânâsından uzak düşeyim. Yanılıyor muyum ?
- Kader gayrete âşıktır sözüne ne diyeceksin?
(Sessizlik)
- Ölüme hazırlığın ne ?
Allah şuuru, hocam eşliğinde inşallah.
- Dünya'da sana en çok sevdirilen şey ?
Annem , ailem.


-  Allah' a söylemek istediğin şey ?
Affı keremi niyazı ve özgür olup O na varma isteği inşallah.  Amin
- Bana söylemek istediğin şey?
Konfor düşkünlüğümden söz ettin . Her şey geçici. Allah 'ın beni bu konfora meylime terk etmeyeceğine inanıyorum. Çünkü kendi başıma yapamıyorum.



Şükür

Nefes alıyorsan şükür.
Görebiliyorsan,
Yürüyebiliyorsan ,
Bir sevdiğin varsa, hâlâ sarsılabiliyorsan
Şükür.
Allah'ı düşünüp teşekkür edebiliyorsan
Çok şükür.
Konforunun farkındaysan ve bunu sağlayanı görüyorsan şüķür.
Düşünsene bir kere
Yaradılmışsın karnın tok elinde akıllı telefon yatağında rahatsın huzurlusun .
Soruyorum:)
Daha ne olsun .
Çok şükür.

Not : Edebî dilim anlatmaya yetmiyor.  Allah ımız her yandan bizi kuşatmış ; sevgili ve anne vericiliğiyle kolluyor , gözetiyor . Bence böyle bir Allah' ımız olduğu için çok şanslıyız çok .
Konudan bağımsız ama çok tatlı bir şarkıyla..




4 Şubat 2020 Salı

6 Ocak 2020 Pazartesi

Göz Bebeği

Asma suratını,
Evrenin göz bebeği.
Bütün kainat bütün kainat
Dans ediyor.
Görüyor musun ?
Pazartesi sendromu da neymiş ?!
Peygamberimin günü unuttun mu?
Bütün kainat dans ediyor.
Duydun mu müziğin sesini?
Dinle...
Tempo tuttur.
Haydi şimdi sende !
Söyleme zamanı.
Eşlik et susma göz bebeği...
Bir çırpıda geçecek ömür.
Asma suratını.
Hepsi bitti  hemen hemen.
Haydi şimdi sende.
Durma hareket et.
Evrenin göz bebeği.

5 Ocak 2020 Pazar

Seni Gidi Anka'ya Elcevap


Dünün, bugünün ,yarının Rabbi her an daha fazla bizi büyütürken,
Bende inanıyorsam cancağızım değişeceğime
İnandımsa bir kere,
Yatakta ya da koltukta,
Oturmuş ya da kaykılmış bir halde,
Ne fark eder ? !
Anka olacağım ve o minik kuşun
Devleşmesini göstereceğim
Allah ile !

Seni Gidi Anka

Sen dedi milyarların bir kopyasısın.
Yo yo özelim ben bir taneyim.
Sen dedi işte yine bu sebeple bir kopyasın.
Yo yo iyiyim ben, süperim.
Sen dedi nefsine uymada ve sitem de,
İşte bunlarda iyisin ve bir kopyasın.
Herkesle aynı derdi dert bilmişsin dedi.
Değişebilirim her şey mümkün dedim, ağladım.
İstemek bir adım, eylem bin adım.
Hala oturmuş öylece düşünmektesin;
Nasıl bir dönüşüm bekliyorsun dedi
Ben ağla ağla ağla !
İçim dışıma çıkmış bir vaziyette,
Yatakta.YATAKTA !! Yatarken kalakalmışım.
Hala içeride bir yerde bir ses,
Değişebilirim, yapabilirim diyordu.Bense hala yatakta...

Vazgeç(e)meyenler

Bir gün gel desem, gelir misin ?
Ya da iyisi mi hiç gitme kal desem?
Beni çok sev, seni sevdiğim gibi desem peki ?
Gene de beni bırakıp gider misin?
Yukarıda okuduğun satırlar, ey okuyucu !
Kaçıncı sevda, kaçıncı hasret, kaçıncı serzeniş?!
Kim bilir ?!
Bitmeyen sevdalar, kavgalar, seremoniler...
Hep aynı sahne, hep aynı replikler !
Aşk bu ya ! Yabana mı atacaktık derseniz.
Aşkı birde kuldan alıp Yaradana götürene sor derim.
Yok olmuşlara, yanmışlara , Anka'lara !

Arı Misali

Bir hayalim var benim.
Arı vız vız
Tek sevdiğim derim.
Abartma?!
Yoksa yokum derim.
Palavra ?!
Değişsem yok olsam derim.
Arı vız vız
Öyle olsam, hep çalışsam derim.
Yatak sıcak, yastık yumuşak.
E ama arı vız vız
Sonralar peşimde, birazdanlar yakamda.
E arı vız vız
Ne arısı ya ?!
Anka olmak derdindeyim.
Duy beni Rabbim!