Pembe , pudra pembesi
Allahım'la aramızdaki aşkın rengi.
Yeşil , yaprak yeşili
Efendimin tercihi ,
Bulut, pamuk beyazlığı; Hu tecellisi
Siyah Efendimin kara deliği,
Paratoner gibi olumsuzlukları çekişi.
Sarı , Allah'ımın güneş nuru ,
Her an ve herkesi aydınlatması.
Renk demişken renkleri methederken
Renk neydi ? Renk var mıydı ki ?
Sanal bir alemde Allah'la olmak isterken
Renklere bile bir anlam verme gayreti,
Allah'a el sallama hevesi...
Hakikatte yokluk alemindeyken...
Renkte neymiş ki ?!
31 Aralık 2019 Salı
O Gün Gelir de Mest Olunmaz mı ?
Güneş ve Ay
Gölgede kaldım.
Güneşe ihtiyacım var.
Yalnızlık hissi , keder ,gam hep içerde.
Güneşin tek bir ışığına muhtacim.
Anlatsam ,
Deli derler.
Sussam elimde değil ;
Gölgeler içinde kaldım.
Eş arıyorum işimi sevmiyorum diyorum .
Hayat çok zor diyorum.
Çünkü dedim ya gölgede kaldım .
Biraz ışık alsam ne iş ne eş kalacak !
Güneşe ihtiyacım var .
Aydınlık içinde ısınmaya ,
Dünyevi kayıtlardan silinmeye ,
Güneşe ulaştıran Dolunay'a,
Olmazsa Hilal'e,
Kenan ilinde kayboldum.
Nefs Dile Gelirse :)
Yalnızım dedi.
Sen demedin,
Bende duymadım dedi.
YALNIZIM dedim !
Sen demedin o dedi dedi.
BENDEN BAŞKASI YOK dedim !
Sen demedin o dedi dedi.
Sen tırlattın heralde dedim.
Bunu sen dedin iste dedi.
Gülümsedi...
Icinde ki cadı kadına soyle,
Allah var yalnızlık yok !
Sadece Allah var dedi.
Sen demedin,
Bende duymadım dedi.
YALNIZIM dedim !
Sen demedin o dedi dedi.
BENDEN BAŞKASI YOK dedim !
Sen demedin o dedi dedi.
Sen tırlattın heralde dedim.
Bunu sen dedin iste dedi.
Gülümsedi...
Icinde ki cadı kadına soyle,
Allah var yalnızlık yok !
Sadece Allah var dedi.
Su (Hu)
Suyun lezzeti,
Suyu kana kana içmek
Suyun rahatlatması...
Yo suyun kendisi !
Suyun varlığı ,
Şeffaflığı ,
Sen !!
Evet sen !
Suyu tutan ellerim ,
Ellerimin kabiliyeti ,
Emrime vermen...
Sen
Su
Yo her şey de ki sen !
Ellerim ,
Illallah !!
Yalnız sen ...
Bizi burda bırakmazsın ?!
Gökyüzü sonsuzluk yani sen...
Bizi burda bırakmazsın ?!
Bilirim.
Bilirim de emin olamam.
Korkarım.
Ama yine de ümidimi kesmem.
Bizi terk etmezsin !
Sen 1 tanesin...
Tek gerçeğimizsin.
Iyi ki varsın .
Seni seviyorum.
Daima sonsuza kadar.
Suyu kana kana içmek
Suyun rahatlatması...
Yo suyun kendisi !
Suyun varlığı ,
Şeffaflığı ,
Sen !!
Evet sen !
Suyu tutan ellerim ,
Ellerimin kabiliyeti ,
Emrime vermen...
Sen
Su
Yo her şey de ki sen !
Ellerim ,
Illallah !!
Yalnız sen ...
Bizi burda bırakmazsın ?!
Gökyüzü sonsuzluk yani sen...
Bizi burda bırakmazsın ?!
Bilirim.
Bilirim de emin olamam.
Korkarım.
Ama yine de ümidimi kesmem.
Bizi terk etmezsin !
Sen 1 tanesin...
Tek gerçeğimizsin.
Iyi ki varsın .
Seni seviyorum.
Daima sonsuza kadar.
Tez Elden
Tez canlıyım !
Biliyorsun senin eserinim...
Törpülen sukunete kavusta gel dersin ?
Sabrim yok beklemeye,
Zaman az çabuk çabuk derim.
Derim ama değiştiremem .
Zamana bırakılırım,
Olaylarla yontulurum .
Yok olmadı yine !
Çabuk çabuk Allah'ım derim.
Daha da dem al der bekletirsin...
Yaşım geçiyor dünya sıkıyor derim.
Yo yo vakti zamanı var her şeyin dersin ;
Artık usançlıkla sabır karışımı bir halde
Hiç beklenmedik bi zamanda
Gülümsersin...
Ve
Burdayım dersin oysa hep burdaymışsın .
Biliyorsun senin eserinim...
Törpülen sukunete kavusta gel dersin ?
Sabrim yok beklemeye,
Zaman az çabuk çabuk derim.
Derim ama değiştiremem .
Zamana bırakılırım,
Olaylarla yontulurum .
Yok olmadı yine !
Çabuk çabuk Allah'ım derim.
Daha da dem al der bekletirsin...
Yaşım geçiyor dünya sıkıyor derim.
Yo yo vakti zamanı var her şeyin dersin ;
Artık usançlıkla sabır karışımı bir halde
Hiç beklenmedik bi zamanda
Gülümsersin...
Ve
Burdayım dersin oysa hep burdaymışsın .
Şarkılar Seninle Güzel
Hüzünler Allah aşkı olunca yok oluyor. Mevsimler kıştan yaza dönüyor.
Allah'ın bir çok durağı var kendine yaklaştırırken ... Son ve en güzel durak kendisi...
Her şeyin çok güzel olacak olması tabii nihayetinde Allah' kavuşulacak ve masallarda ki gibi mutlu son!
Sadece sen ve ben ! Hepimizin Allah'la olan çokça özel, tarifi imkansız ,değişik ve anlamlı bir çok özel anımız var. O ve ben. O ve biz.
Sevgiler. Allah'la daima...
14 Aralık 2019 Cumartesi
Neden Güzel Ahlak ?
Efendimizin güzel ahlakı Kuran-ı Kerimdi ve O (sav) yüce bir ahlak üzereydi. O'nun (sav) ahlakını sıralamaya burada gücümüz yetmez ancak genel haliyle: Zarif , bağışlayıcı ,sabırlı, güler yüzlü, hür, cesur, mert , dürüst , güvenilir, müşfik, nazik, bilge ve vakurdu.
Peygamberinizin deyişiyle O güzel ahlakı tamamlamak için gelmişti. Aslında neden yaşıyoruz sorusunun cevabını burada çok rahat bulabiliriz. Allah'ımız kendi ahlakıyla ahlaklanmamızı murat etmiş. Bu yolda türlü imtihanları vesile ederek bu güzel ahlakı giyinmemizi bize emretmiştir. Bunu yaparken işimizi kolaylamak istemiş ve Peygamberimizi göndererek O'na benzememizi ve böylece Allah'ın ahlakına mazhar olmamızı istemiştir. Burada meşhur deyimle 'kendini bil' istenir. Ne demek bu ? Sen ilahi bir soluksun , geldiğin yeri unutma. Yüce Allah'ın bir parçasısın demektir. Dünya işlerini takılıp kalmak , aşırı üzüntülerle kaybolmak , olmayan işlerin için kedere düşmek vesaire değil ; hayatın cilveleriyle meşgul olmak ancak kaptırmamak , hayatla iç içe olmak ancak daima Allah'la olmak manasını verir bize bu ki aynı zamanda esas yurdun içinde ahlakını güzelleştirme çabasını hatırlatır. Zira Allah içimize bakacak ve ne kadar safiyete ermiş olduğumuzla ilgilenecektir. Bunu başarabilmemizde örnek almamızı gerektirir ki bu da ancak Efendimiz(sav) 'e benzemeye çalışarak olacaktır. Çünkü O(sav) tam manasıyla bir insan.
Peki bu Dünya sahasında bu nasıl mümkün olur? Bir çok ahlaki uzantıda, değişik insan davranışları ve antipatik diyebileceğimiz günlük hayatta karşılaştığımız durumlar var. Ben ne yapacağım?
Bir hatırlatma : Bu da bir imtihan vesilesi. Nasıl mı? Surede bahsedildiği üzere: (Ey İnsanlar!)Sizin bir kısmınız diğer bir kısmınıza imtihan(vesilesi)kıldık; (bakalım) sabredecek misiniz? Rabbin her şeyi hakkıyla görmektedir. (Furkan, 20) Bizi zor durumda bırakan ve gayri ahlaki dediğimiz hallerde, güzel ahlakı takınmak için birer vesile hatta bir nevi birer idmandır.
Ayrıca hadis-i şerifte geçtiği üzere : "Allah rızkı size nasıl paylaştırdıysa ahlakı da aranızda öyle paylaştırdı." Kiminin daha üstün bir ahlakı olması yadsınamaz ve başka bazı insanlara kıyasla neden , niçin sorusuna da lüzum kalmaz zira ahlak payı da ezelden programlanmıştır ve kişi ancak ahlak azığı kadar güzelleşebilmektedir. Ayrıca Peygamberimizin söylemiyle :" Gelecekte öyle bir zaman olacak ki, Müslümanların sayısı artacak ama dünya sevgisi ve ölüm korkusu sebebiyle manevi- ahlaki nitelikleri azalacaktır. Buradan da anlaşılacağı üzere ahlakın önünde en büyük engellerden biri de Dünya sevgisi, maddi-manevi şehvetlerimizdir. Neyi amaç edindiğini şaşıran insan güzelleşmek ve Dünya sevgisi arasında kalmakta ve arasına Allah ile bir duvar örmektedir. Nitekim evvela Dünyadan geçilmelidir. "Yazık ki insan dünya meşgale ve endişeleri nedeniyle asli fıtratından uzak düşmüştür. O nedenle uyanık olmalı aslına dönmek için kendisine arız olan fena ahlaklardan temizlenerek Allah'ın ahlakı ile ahlaklanmalıdır.(Kenan Rifai)"
İnsan olmak için Peygamberin misyonunu devam ettirmek, kendine bunu telkin etmek ve tüm yaratılmışlara karşı rahmet kaynağı olabilmek için mücadele etmek gerek.Müslümanlar tüm yaradılmışların Allah'ın bir ayeti olduğunu anlar. Allah'ın isimlerinin , sıfatlarının ve fiillerinin tecellilerinin sahneleşidir.(Wan Mohd Nor Wan daud) Ve burada bize düşen en güzel biçimde fiillerimizi , duygu ve düşüncelerimizi O'na (sav) benzeterek ortaya çıkarmaktır.
Peygamberinizin deyişiyle O güzel ahlakı tamamlamak için gelmişti. Aslında neden yaşıyoruz sorusunun cevabını burada çok rahat bulabiliriz. Allah'ımız kendi ahlakıyla ahlaklanmamızı murat etmiş. Bu yolda türlü imtihanları vesile ederek bu güzel ahlakı giyinmemizi bize emretmiştir. Bunu yaparken işimizi kolaylamak istemiş ve Peygamberimizi göndererek O'na benzememizi ve böylece Allah'ın ahlakına mazhar olmamızı istemiştir. Burada meşhur deyimle 'kendini bil' istenir. Ne demek bu ? Sen ilahi bir soluksun , geldiğin yeri unutma. Yüce Allah'ın bir parçasısın demektir. Dünya işlerini takılıp kalmak , aşırı üzüntülerle kaybolmak , olmayan işlerin için kedere düşmek vesaire değil ; hayatın cilveleriyle meşgul olmak ancak kaptırmamak , hayatla iç içe olmak ancak daima Allah'la olmak manasını verir bize bu ki aynı zamanda esas yurdun içinde ahlakını güzelleştirme çabasını hatırlatır. Zira Allah içimize bakacak ve ne kadar safiyete ermiş olduğumuzla ilgilenecektir. Bunu başarabilmemizde örnek almamızı gerektirir ki bu da ancak Efendimiz(sav) 'e benzemeye çalışarak olacaktır. Çünkü O(sav) tam manasıyla bir insan.
Peki bu Dünya sahasında bu nasıl mümkün olur? Bir çok ahlaki uzantıda, değişik insan davranışları ve antipatik diyebileceğimiz günlük hayatta karşılaştığımız durumlar var. Ben ne yapacağım?
Bir hatırlatma : Bu da bir imtihan vesilesi. Nasıl mı? Surede bahsedildiği üzere: (Ey İnsanlar!)Sizin bir kısmınız diğer bir kısmınıza imtihan(vesilesi)kıldık; (bakalım) sabredecek misiniz? Rabbin her şeyi hakkıyla görmektedir. (Furkan, 20) Bizi zor durumda bırakan ve gayri ahlaki dediğimiz hallerde, güzel ahlakı takınmak için birer vesile hatta bir nevi birer idmandır.
Ayrıca hadis-i şerifte geçtiği üzere : "Allah rızkı size nasıl paylaştırdıysa ahlakı da aranızda öyle paylaştırdı." Kiminin daha üstün bir ahlakı olması yadsınamaz ve başka bazı insanlara kıyasla neden , niçin sorusuna da lüzum kalmaz zira ahlak payı da ezelden programlanmıştır ve kişi ancak ahlak azığı kadar güzelleşebilmektedir. Ayrıca Peygamberimizin söylemiyle :" Gelecekte öyle bir zaman olacak ki, Müslümanların sayısı artacak ama dünya sevgisi ve ölüm korkusu sebebiyle manevi- ahlaki nitelikleri azalacaktır. Buradan da anlaşılacağı üzere ahlakın önünde en büyük engellerden biri de Dünya sevgisi, maddi-manevi şehvetlerimizdir. Neyi amaç edindiğini şaşıran insan güzelleşmek ve Dünya sevgisi arasında kalmakta ve arasına Allah ile bir duvar örmektedir. Nitekim evvela Dünyadan geçilmelidir. "Yazık ki insan dünya meşgale ve endişeleri nedeniyle asli fıtratından uzak düşmüştür. O nedenle uyanık olmalı aslına dönmek için kendisine arız olan fena ahlaklardan temizlenerek Allah'ın ahlakı ile ahlaklanmalıdır.(Kenan Rifai)"
İnsan olmak için Peygamberin misyonunu devam ettirmek, kendine bunu telkin etmek ve tüm yaratılmışlara karşı rahmet kaynağı olabilmek için mücadele etmek gerek.Müslümanlar tüm yaradılmışların Allah'ın bir ayeti olduğunu anlar. Allah'ın isimlerinin , sıfatlarının ve fiillerinin tecellilerinin sahneleşidir.(Wan Mohd Nor Wan daud) Ve burada bize düşen en güzel biçimde fiillerimizi , duygu ve düşüncelerimizi O'na (sav) benzeterek ortaya çıkarmaktır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)